Asgari ücret desteğinde değişikliğe ihtiyaç var!

aciklama

Asgari ücret desteğinde değişikliğe ihtiyaç var!

Brüt asgari ücretin % 49’luk artışla 20.002,50 TL’ye yükseltilmesi sonrası kayıt dışı istihdam ve işsizlik oranlarının da bu artıştan olumsuz yönünde etkilenmesi yönünde ciddi bir risk bulunmaktadır.

Uygulamada olan prim teşviklerinin yanı sıra asgari ücret desteğiyle hem işverenlerin prim yükünün azaltılması hem de kayıtlı istihdamın artırılması hedeflenmiş olsa da bu uygulamalardaki bazı noktaların yeniden gözden geçirilmesine, özellikle 2016 yılından bu yana uygulanan ve her yıl kalıplaşmış ibarelerle sadece rakamları revize edilerek geçici maddelerle düzenlenen asgari ücret desteğinin, farklı bir bakış açısıyla kurallarının yeniden belirlenmesine ihtiyaç var.

Şöyle ki,

Bir kere asgari ücret desteğine esas gün sayısının hesaplanması sırasında bir önceki yılın aynı ayındaki sigortalıların prim gün sayısının aşamayacağı yönündeki düzenlemeler yasanın amacına uygun düşmemektedir.

Düşünün ki 2022/Aralık ayında 10 sigortalı istihdam etmiş ve 300 prim gün sayısı bildirmiş bir işveren, 2023/Aralık ayında 15 sigortalı istihdam ederek 450 prim günü bildirdiği durumda, istihdamı artırmış olmasına ve prim yükü de artmış olmasına rağmen 2023/Aralık ayına ilişkin asgari ücret desteği 15 sigortalı için 450 prim gün sayısına karşılık gelen tutar üzerinden değil, 2022/Aralık ayında çalışan sigortalılara yönelik bildirilmiş 300 gün üzerinden verilmektedir. Hatta 2022/Aralık ayındaki sigortalıların arasında prime esas kazancı 324 TL’nin üzerinde olan sigortalılar varsa, bu sigortalıların prim gün sayıları da 2023/Aralık ayına ilişkin ödenecek asgari ücret desteğinin hesabından düşüldüğünden, cari ayda 15 sigortalı çalıştıran işverenin destekten yararlanacağı sigortalı sayısı 10 sigortalının çok daha altına düşmektedir.

Halbuki bir önceki yılda sigortalı çalıştırmamış işyerlerinin asgari ücret destekleri, herhangi bir karşılaştırma yapılmaksızın cari ayda çalıştırılan sigortalıların prim gün sayılarının tamamına karşılık gelen tutar üzerinden hesaplanmaktadır.

Bu bakımdan asgari ücret artışından bir önceki yılda sigortalı çalıştırmamış işverenler kadar bir önceki yılda sigortalı çalıştırmış işverenler de aynı şekilde etkileneceğinden asgari ücret desteğinin, bir önceki yılda sigortalı çalıştırmış işverenlere de cari ayda çalıştırdıkları sigortalıların prim gün sayısının tamamına karşılık gelen tutar üzerinden hesaplanması hem daha makul hem de adilane bir uygulama olacaktır.

***

İkinci olarak asgari ücrete kadar gelir vergisi istisnası emekli çalışanlara da uygulanmaktadır. Ayrıca EYT yasasıyla yapılan düzenlemeler sonrasında emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam eden sigortalılardan dolayı da beş puanlık prim indiriminden yararlanılmasına imkân sağlanmıştır.

Ne var ki asgari ücret artışı sonrası sosyal güvenlik destek primine tabi çalıştırılan sigortalıların (emekli çalışanların) maliyetleri de artıyor olmasına rağmen, 2016 yılından 2023 yılına kadar uygulanan asgari ücret desteklerinde maalesef ki emekli çalışanlar için asgari ücret desteği verilmemiştir.

Asgari ücret artışıyla birlikte SGDP’ye tabi çalıştırılanlar yönünden de prim yükünün arttığı, EYT yasasıyla emekliye ayrılan yaklaşık iki milyon emeklinin büyük kısmının çalışmaya devam ettiği, ayrıca SGDP primlerinin emekli aylıklarına herhangi bir katkısının olmaması nedeniyle emekli çalışanların ve işverenlerin kayıt dışı istihdama yönelebileceği hususlarının göz önünde bulundurularak 700 TL’lik asgari ücret desteğinin EYT’li olup olmadığına bakılmaksızın SGDP’li çalışanlar için de verilmesi gerekir.

***

Üçüncü olarak asgari ücret desteğinden yararlanmış işverenlerin kayıt dışı sigortalı istihdam ettiklerinin veya çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazançlarını asgari ücretin onda birinden daha fazla bir tutarda eksik bildirdiklerinin tespiti halinde yıl içinde yararlandıkları asgari ücret desteğinin tamamı faiziyle birlikte geri alındığı gibi, takip eden aylarda destekten yararlanmalarına da izin verilmemektedir.

Gerek arabuluculuk kararları gerekse alacak davaları sonrası hizmet akdi sona ermiş sigortalılara fazla mesai ücreti, UBGT veya yıllık izin ücreti ödenmesine sıklıkla karar veriliyor olması nedeniyle, bu kararlar SGK’ya ulaştığı takdirde beyanname verme süresi de geçirilmiş ise prime esas kazancın eksik bildirildiği gerekçesiyle asgari ücret desteklerinin tamamı faiziyle birlikte geri alınmaktadır. Bu anlamda özellikle fazla sayıda sigortalı çalıştıran işverenlerin arabuluculuk müessesine daha çok başvurdukları veya alacak davalarına konu edildikleri göz önüne alındığında bu işverenlerin yararlanmış oldukları asgari ücret desteklerinin geri alınma riskinin, yüksek bir olasılık olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Ayrıca her ne kadar asgari ücretin onda biri kadar eksik bildirim asgari ücret desteğinin yasaklanmasına neden olmasa da bu istisnadan anca maddi hatalar nedeniyle ortaya çıkacak eksik bildirimlerden dolayı yararlanılabileceğinden, özellikle çalışan sayısı fazla olan işyerleri yönünden bu oranın pek de bir anlamı bulunmamaktadır.

Bu bakımdan, hazırlanacak yeni yasa maddesinde prim teşviklerinde olduğu gibi asgari ücret desteğinin de çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirilen sigortalının fiilen çalışmadığı durumlarının tespit edilmesi durumunda yasaklamaya konu edilmesi, çok daha makul bir yöntem olacaktır.

https://www.karar.com/yazarlar/eyup-sabri-demirci/asgari-ucret-desteginde-degisiklige-ihtiyac-var-1598593