KÜMÜLATİF GELİR VERGİSİ YAZISI BİR ŞEHİR EFSANESİ Mİ?
Çalışanların ücretlerinden kesilecek gelir vergisi matrahının, Ocak ayından başlayarak toplanması neticesinde oluşur, takvim yılı ile sınırlıdır. İşçi, bir işyerinden ayrılıp başka bir işyerine gittiğinde devam eder mi, gelin beraber bakalım.
Konu ile ilgili düzenleme Gelir Vergisi Genel Tebliğ 311’de yer almaktadır.
Tebliğe göre birden fazla işyeri tabiri ile;
- Özel sektör çalışanının, bu işverenden elde ettiği ücretin yanı sıra başka bir özel veya kamu kurumundan elde ettiği ücret,
- Özel sektör çalışanının işten ayrılarak, önceki işverenden elde ettiği ücretin yanı sıra başka bir özel veya kamu kurumundan elde ettiği ücret,
- Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi yanında çalışan işverenin, bu mükelleflerin ortağı olduğu iş ortaklığı veya adi ortaklık bünyesinde çalışmaya başlaması halinde elde ettiği ücret gelirleri kastedilmektedir.
Yukarıdaki durumlarda elde edilen ücret gelirleri birden fazla işyeri kapsamında değerlendirilmekte olup her bir işverenden elde ettiği gelir ayrı ayrı vergilendirilecek, ücret matrahları birbiri ile ilişkilendirilmeyecektir. Diğer bir ifade ile, işveren değişikliği olması halinde yeni işverenden alınacak ücret, eski işvereninden aldığı ücret matrahı ile ilişkilendirilmeden sıfır matrah alınmak suretiyle vergilendirilecektir.
Aynı Tebliğe göre tek işverenden elde edilen ücret tabiri ise;
- İki ayrı özel firmanın birleşmesi
- Asıl işveren – alt işveren ilişkisi kurulmuş yerlerde yıl içinde alt işvereninin değişmesi
- Ortaklık halinde faaliyette bulunan işyerlerinde ortaklardan herhangi birinin değişmesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu durumdaki işyerlerinde çalışanların kümülatif gelir vergileri devam ettirilecektir.
311 Nolu Tebliğ ile çalışanın eski işyerinden getirmiş olduğu kümülatif gelir vergisi yazısını yeni işverenine vermesi halinde yeni işverenin bu yazıya istinaden işlem yaptırabilmesi hakkı tanınmıştı. Böylece, çalışan ilgili yılda birden fazla işyerindeki gelir vergisi matrahlarını toplamının en az ikisinde %27yi aşması halinde takip eden yılda vereceği gelir vergisi beyannamesinde mahsuplaşma imkanına kavuşarak fark vergi borcu ödemek durumunda kalmıyordu.
30 Ekim 2022 tarihli 321 Nolu Tebliğide ise bu konuda bir değişikliğe gidildi. Daha önceden işçinin getirdiği kümülatif gelir vergisi yazısını işleme almak durumunda olan işveren lehine bir değişikliğe gidilerek “işverenin kabul etmesi” şartı getirildi. Diğer bir ifade ile, çalışan kümülatif gelir vergisi yazısını getirse bile işveren bu yazıyı işleme almak zorunda değil.
Peki bu yazı neleri değiştiriyor?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, tek işyeri haricinde işverenleri yazıyı işleme alması inisiyatifleri kapsamındadır. Haliyle, bir işverenin işe yeni başlayan birinden de böyle bir yazı istemesi gerekmiyor. (tek işyeri sayılan haller hariç)
Brüt ücret ile çalışan bir personelin kümülatif gelir vergisi matrahını işleme aldırması halinde, işe giriş tarihi itibariyle daha yüksek gelir vergisi ödemesi anlamına gelir ki bu da ücretini düşürücü bir etki yapar. Ayrıldığı işyerinde %27lik dilimde gelir vergisi kesilen bir çalışan, yeni işyerine geçtiğinde %15’ten başlar ki bu da %12lik bir avantaj sağlar. Takip eden yıl, aynı kişinin gelir vergisi beyannamesi vermek zorunda olduğunu varsaydığımızda ise, Mart ayında vereceği beyanname ile vergi borcunu 2 eşit taksitte, faizsiz olarak ve yaklaşık olarak 7 8 ay sonra ödeyecek olması da büyük bir avantaj sağlıyor hele ki enflasyonist ortamda.
Haliyle brüt ücretle çalışan bir personelin bu yazıyı getirmesi çok da mantıklı olmayacaktır.
Esas ihtilaf konusu ise, net ücretli çalışanların kümülatif gelir vergisi yazısını getirmesi konusu. Muhtemeldir ki 321 Nolu Tebliğideki maddenin değiştirilmesi işveren lobi baskısıyla oluşmuştur. Bildiğiniz gibi net ücrette gelir vergisi yükü işverenindedir. İşverenin kümülatif gelir vergisi yazısını kabul etmesi demek, daha işçinin işe başladığı anda planlamadığı bir vergi maliyetiyle karşılaşması demek. Burada da işverenleri rahatlatmak için, işverenin kabul etme şartını getirildi. Bir taraftan da gelir vergisi beyannamesi kişiseldir, pek de yanlış bir uygulama sayılmaz.
Tüm bunlarla beraber, kümülatif gelir vergisini taşıdığınızda bir de işin görünmeyen yüzü var. Bildiğiniz gibi 2022 Ocak itibariyle asgari ücret düzeyinde gelir vergisi istisnası söz konusu. Basit bir anlatımla, kişinin asgari ücretli olması hali ile gerçek ücreti arasındaki gelir vergisi kesilmektedir. Bir çalışan %27lik dilimde iken yeni bir işe girdiğinde ve kümülatif matrahı taşındığında ücretinden kesilen gelir vergisi %27 olacak, ancak asgari ücret istisnası yeni bir iş olduğu için %15ten başlayacak. Daha basit bir anlatımla, kişi mevcut işinde devam ederken asgari ücret istisnası %20 karşılığında 3400 TL olacaktı, yeni işyerinde ise %15lik asgari ücret istisnasında 2550 TL oluyor, bu da sadece asgari ücret istisnasında bile aylık 850 TL çalışanın kaybına sebep oluyor. Görüyoruz, bazen asgari ücret kümülatif gelir vergisini taşıyanlar da var, ama bunun ise hiçbir yasal dayanağı yok.
Evet konu genel hatları ile bu kadar. Yaptığımız işi iyi bilmek lazım, bilmediğimiz kısımlar sebebiyle başkaları zarara uğruyor.